Türkiye Futbol Federasyonu Başkan Vekili ve Ulusal Gruplar Sorumlusu Ceyhun Yararı, Sabah Spor’dan Ogün Şahinoğlu’nun sorularını yanıtladı.

Ceyhun Yararı, hem A Ulusal Futbol Ekibi hem de Türk futboluna ait çarpıcı açıklamalarda bulundu. 

İşte Riva’daki uzun sohbetten çarpıcı başlıklar…

Uluslar Ligi’nde 4 maç geride kaldı. A Ulusal Kadro’nun performansını nasıl buldunuz?

Deplasmandaki Galler maçı dışında performans olarak çok yeterliydi grup. Artık iş Galler maçına kaldı. Kayseri’deki müsabakayı kazanırsak Karadağ’a kalmadan, hem A Ligi’ne yükselmiş oluyoruz hem de bizim için daha büyük ehemmiyet arz eden konu Dünya Kupası Elemeleri için play-off bileti alıyoruz. İnşallah Galler’i yenip, Karadağ’a hazırlık maçı hüviyetinde gitmek istiyoruz.

Uluslar Ligi’nde 4 maç geride kaldı. A Ulusal Kadro’nun performansını nasıl buldunuz?

Deplasmandaki Galler maçı dışında performans olarak çok yeterliydi kadro. Artık iş Galler maçına kaldı. Kayseri’deki müsabakayı kazanırsak Karadağ’a kalmadan, hem A Ligi’ne yükselmiş oluyoruz hem de bizim için daha büyük ehemmiyet arz eden konu Dünya Kupası Elemeleri için play-off bileti alıyoruz. İnşallah Galler’i yenip, Karadağ’a hazırlık maçı hüviyetinde gitmek istiyoruz.

Teknik yöneticimiz Montella, “Roma’dan bir teklif gelirse çok güç durumda kalırım” dedi. Bu türlü bir teklif olursa ne olur?

Roma’nın efsanelerinden hoca, bu çok doğal. Bizim 2026 Dünya Kupası sonuna kadar mukavelemiz var. Kendisi burada çok memnun ve yüzde 100 konsantre. Başarılı hocaların isminin birtakım büyük kulüplerle anılmasından daha doğal bir şey olamaz. En az Dünya Kupası sonuna kadar bizimle olacaktır.

Arda Güler’in Real Madrid’de çok az oynamasıyla ilgili ne düşünüyorsunuz?

Arda Güler’in Real Madrid’de aldığı mühlet konusunda bir serzeniş var. Dönem başında daha fazla mühlet alıyordu. Temelinde geçen dönem sağ kanatta oynatılıyordu, bu dönem forvet oynatıldığı maçlar oldu. Hak ettiği mühletleri bulacaktır. Real Madrid dünyanın en büyük kulüplerinden bir tanesi ve takımı çok geniş. Az oynadığı için biraz mutsuzuz ama Milli Ekip’te ne kadar yararlı olduğunu esasen gösteriyor.

Milli Ekip’te santrfor sorunu var mı?

Ulusal Grup, en uygunların, en formda olanların olduğu yer. Münasebetiyle o günkü duruma nazaran 9 numarasız kullanabiliyor tercihlerini hocamız. Şu ana kadar skor konusunda büyük bir sorun yaşamadık. Tabi ki 9 numaramız olmasın demiyoruz. Bertuğ vakit zaman geliyor. Semih her daim iki duruma sahip bir oyuncu olarak bedellendiriliyor. Enes Ünal, artık oynamaya başladı. Kasım ayına hazır olabilir. Deniz’i kazandırmaya çalışıyoruz. Erencan Yardımcı var. Ben genel olarak bir 9 numara sıkıntımız olduğunu düşünmüyorum.

“SON KADEMEDEYİZ ARTIK”

Atakan Karazor’dan sonra artık Deniz Gül’ün Ulusal Kadro’ya kazandırılması gündemde. Son durum nedir?

Deniz Gül de Milli Grup’ya kazandırmak üzere olduğumuz bir oyuncu. Porto’da şu an çok fazla oynamıyor fakat takip ediyoruz. Yardımcı hocalarımızdan biri Porto’ya gitti kendisini izlemek için. Daima kendisi ve ailesiyle bağlantıdayız. Son evredeyiz artık. Çok potansiyelli bir santrfor.

Kerem Aktürkoğlu ve Kenan Yıldız, Avrupa’da en çok konuşulan Türk oyuncular. Onlarla ilgili ne düşünüyorsunuz?

Kenan’ın bir yıllık gelişimi çok çarpıcı. Evvel Ümit Milli Takım’daydı sonra A Ulusal’a yükseldi, akabinde Juventus’un 10 numarasını aldı. 2026 Dünya Kupası’nda Arda Güler ile birlikte 21 yaşında olacaklar. Hem deneyimli olacaklar hem de yetenekleri tartışmasız. Kerem de Benfica’da dayanılmaz başladı. Oyun zekası üst seviye. Can Uzun çok konuşulmuyor fakat Frankfurt’a transfer olduktan sonra çok dakika almıyor olsa da bunlar geçişlerde olağan. Çok büyük beklentilerimizin olduğu bir oyuncu. Eren Dinkçi de var, hiç hafife almayalım. Geniş havuzda olacak.

Alt yaş ulusal gruplara dair projeniz var mı?

U14’ten itibaren Ümit Milli Grup’ya kadar en gerçek oyuncuların ulusal kadro havuzuna seçilebilmesi için yaklaşık 3000 tane maçı kayıt altına alıp, kameraya çekip, veri ve istatistiklerini Türkiye Futbol Federasyonu’nun sahibi olduğu sisteme yükleyeceğiz. Artık hocalarımız yalnızca gözle değil, datalarla de tahlil edip tercihler yapacak. Bütün dataları üst çekmek için yakın gelecekte bu projeyi başlatıyoruz. Artık her oyuncunun elimizde imajı ve istatistikleri, dataları olacak.

Türkiye’deki hakem idaresinden ne kadar mutlusunuz?

Bu dönem çok fazla genç hakem vazife almaya başladı, bunun da kamuoyundan bir teveccüh gördüğünü görüyoruz. Onların yanılgı yapması, deneyimlilerin kusur yapmasından daha kabul görüyor. Bir anda siyahı beyaza çevirmek kolay değil. Ortada makûs maçlar çıkaran hakemlerimiz de var. Bunları toparlamakla alakalı çalışmalar yapıyoruz. UEFA ile daima irtibattayız. Oradan tam vakitli bir eğitmenimiz geldi. ‘Hakemlerimiz çok düzgün, hiçbir sorun yok’ dersek, bu samimi karşılık olmaz. Artık ‘Türk hakemlerinin başının ardında bir şey vardır, plan vardır” algısını kırmamız lazım. Evvel eğitimlerini toparlayacağız, inanç ortamını sağlayacağız. Geçen dönem yabancı VAR hakemleri olduğunda da kimi önemli kusurlar oldu ancak fazla feveran olmadı kulüplerden.

Daha evvel kulüplerde de misyon aldınız. Burada kulüplerin yöneticilerine nasıl bir iş düşüyor?

Herkesin sağduyulu olması lazım. Birçok statta geçen dönemden bu yana çok fazla şiddet olayı da yaşanmaya başladı. Hasebiyle burada yöneticilere çok büyük iş düşüyor. Futbolda tansiyonu artırmanın kimseye yararı yok. Büsbütün Türk futboluna, marka bedeline ve topluma ziyanı var. Artık lütfen oyun saha içine dönsün. Aksi durumun kimseye yararı yok.

En acil çözülmesi gereken mevzuyu ne olarak görüyorsunuz?

Futbol kamuoyunda itimat sorunu var. Bilhassa biz seçilmeden evvelki devirle alakalı. Maalesef itimat eksikliği olduğu, kamuoyunun tüm liglerde rekabete ve adalete inanmadığı bir devirden geçtik. Öncelikle bu itimadı inşa etmek lazım. Liderimize genel olarak kamuoyunda bir teveccüh var. Mutlaka yeterli niyetli, Türk futbolunun yararına olacak kararların alınacağı bir kanı var. Bu bizim avantajımız. Bir numaralı sorun mu? Evet. Bunu çözmemiz lazım.