Türkiye kritik eşiği aştı! Türksat 6A resmen hizmete girdi: 5 milyar insanı kapsayacak!
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TÜRKSAT Gölbaşı Yerleşkesi’nde düzenlenen “TÜRKSAT 6A Hizmete Alma” merasiminde konuşuyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları şöyle:
İlk yerli ve ulusal haberleşme uydumuz Türksat 6A’nın hizmete alma merasimi vesilesiyle bugün beraberiz. Türksat 6A’yı 9 Temmuz 2024’te uzaya fırlatmış, birinci test yayınını 17 Şubat’ta yapmıştık. Tüm süreçler problemsiz tamamlandı.
Türksat 6A’nın ülkemiz ve milletimiz için güzel olmasını diliyorum. Projenin muvaffakiyetle ilerletilmesine emeği geçen kardeşlerime teşekkür ediyorum.
UZAYDAKİ UYDULARIN SAYISI 10’A YÜKSELDİ
En az 15 yıl hizmet verecek Türksat 6A ile Türksat’ın işlettiği haberleşme uydularının sayısı 6’ya, uzaydaki uyduların mevcudu da 10’a yükselmiş oluyor. Yeni haberleşme uydumuz televizyon yayıncılığı başta olmak üzere acil durum haberleşmesi için geniş kapsama alanı sunacak.
Uzay bağlantı ve haberleşme bölümlerimiz için atılmış çok büyük bir adım olan Türksat 6A uydumuzun ülkemiz ve milletimiz için bir defa daha hayırlar getirmesini temenni ediyorum.
“KRİTİK EŞİĞİ AŞTIK!”
Yüzde 80’in yerlilik oranıyla 84 yerli ekipman kullanılarak geliştirdiğimiz Türksat 6A ile birlikte Türkiye kendi haberleşme uydusunu üreten 11 ülkeden biri pozisyonuna yükseldi.
Yıllara sari bu çalışmalar ve teknolojilerle uzayda pek çok kritik eşiği aştık.
En yüksek yerlilik oranına sahip Türksat 6A uydumuzu üretme imkan, yeteneğine sahip olduk.
Yapamayız diyenlere inat biz yaparız, hatta daha düzgününü yaparız dedik. Karamsarlık aşılayanlara kendi ülkesinden umudunu kesenlere asla kulak asmadık. Yılmadan, yorulmadan, inanç, sabır ve azimle çalışarak bugünlere kadar hamdolsun alnımızın akıyla geldik.
Her bir mühendisimize buradan bir defa daha kalpten teşekkür ediyorum.
23 yıldır olduğu üzere evvel hayalleri amaçlara, sonra da maksatlara gerçeklere dönüştürmeye daima bir arada inşallah devam edeceğiz. Uydularımızın dünya genelinde ulaştığı nüfus 3,5 milyardan 5 milyara yükselecek. Teknoloji transferi ve deneyim kazanımı sayesinde ülkemiz uydu ve bileşenlerinin üretiminde kıymetli pazar hissesine sahip olacak.
Devrim niteliğindeki projeyle yerli ve ulusal uydu platformuna sahip olduk. Alt yüklenicilerle birlikte uydu üretim ekosistemi kurarak birçok kurum ve kuruluşumuzun uzay sanayine katkı vermesini sağladık. Etkin roller üstlenen mühendis ve personelle birlikte uydu ve uzay teknolojileri için insan kaynağı yetiştirmiş olduk.
Fırlatma süreci de Türksat tarafından yönetildi. Dünya nüfusunun yüzde 60’ından fazlasını 5 milyar nüfusu kapsama alanına alan uzay çalışmalarında parmakla gösterilen ülkeler ortasına girdik.
Elde edilen bu kazanım ve etkinliklerle ulusal uydu markamızı oluşturma ve uzay şirketi kurulması noktasında değerli fırsat yakaladık.
İnşallah çıtayı daima üste çıkartarak amaçlarımıza ulaşacağız. Dünyadaki gelişmelere baktığımızda şu gerçeği görmekteyiz. Türkiye’nin önünde tarihi fırsat penceresi açılmaktadır. Hiç kimsenin şahsi ikbali bilhassa bu uğurda heba etmesine müsaade veremeyiz.
Bu ülkenin gündemi başörtüsüydü, sakaldı, sarıktı, irticaydı, yeşil sermayeydi. Kendilerine iç düşman ürettiler ve Türkiye’yi oyaladılar. Sonuçta ne oldu, Türkiye kaybetti. Eller koşar adım ilerlerken biz yerimizde saydık. Rakiplerle aramızdaki aralığın açılmasına pürüz olamadık.
“BATI DÜNYASI VE KURUMLARI ESKİ AKTİFLİĞİNİ BÜSBÜTÜN YİTİRMİŞ DURUMDA”
Bugün de dünya büyük bir dönüşümün arefesinde gümrük tarifeleriyle global ticaretin kuralları kökten değişiyor. Mevcut krizler çözülemediği üzere her gün yeni tansiyona uyanıyoruz.
Batı dünyası ve kurumları eski aktifliğini büsbütün yitirmiş durumda. Yapay zeka teknolojilerinin nereye varacağını kimse kestiremiyor. Türkiye’nin ismi bölgesinin bir kutup başı olarak her platformda daha fazla zikrediliyor.
Böylesi kritik periyotta ana muhalefet eliyle Türkiye tekrar tartışmaların içine çekilmek isteniyor. Geçmişte bedel ödetmiş bayat senaryolar tekrar tedavüle konulmaya çalışılıyor. Sokakların terörize edilmesinden, Türkiye’nin batıya şikayet edilmesine, üniversite ve lise gençliğinin kışkırtılmasından, boykot davetleriyle ülke iktisadına ziyan verilmesine kadar tüm tuşlara basılıyor.
50 bin saf katledilirken bize ne Filistin’den diyerek 18 aydır sustukları topraklarını savunan Filistinlilere terörist iftirası attıkları trajediden siyasi rant sağlamak istediler. Oyuncular değişmiş olsa da oynanan oyunun tıpkı olduğunu biliyoruz.
Dolayısıyla ne kadar uğraşırlarsa uğraşsınlar dilek ettikleri kaos ve kaos ortamını oluşturamıyorlar. Hükümet olarak biz de hizmet ve eser siyasetimizden kopmayarak onların tuzağına düşmüyoruz.
Muhalefetin oraya uçak inmez dediği havalimanına birebir anda 3 uçak inip kalkıyor. İnançla, azimle, emekle, her cümlesi bilgi, deneyim ve alın teriyle yazılmış tarihi bir muvaffakiyet kıssasına daima birlikte şahitlik ediyoruz.
Allah’ın müsaadesiyle çok daha düzgün yerlerde olacağız, gençlerimize prestijli bir Türkiye teslim edeceğiz.
