Bilim dünyası ayakta! Ünlü Araştırmacı piramitleri kimlerin inşa ettiğini açıkladı!
Tarihsel ortodoksiye meydan okuyan açıklamalarıyla tanınan İngiliz araştırmacı-yazar Graham Hancock, American Alchemy isimli podcast programında Gize Yaylası’ndaki Keops Piramidi’nin sanılandan çok daha eski olabileceğini öne sürdü.
- Hancock’a nazaran bu dev yapı, 4.500 yıl evvel Firavun Khufu periyodunda değil, 12.500 yıl evvel kayıp bir medeniyet tarafından inşa edildi.
Daily Mail’in haberine nazaran, “Antik Mısırlılar bu yapının kimi kısımlarını tamamlamış olabilir,” diyen Hancock, “Ama temeli ve temel yapısı çok daha eskilere dayanıyor. Mısırlılar, var olanı miras aldı ve restore etti.” tabirlerini kullandı.
“SFINKS’İN EROZYONU BU TEZİ DESTEKLİYOR”
Hancock’un argümanlarındaki kilit noktalardan biri, Büyük Sfenks’in üzerindeki erozyon izleri. Ona nazaran bu izler, yalnızca binlerce yıl süren ağır yağmurlarla oluşabilir ve bu tıp yağışlar, Mısır’da lakin Buzul Çağı’nın sonlarında, yani yaklaşık 12.500 yıl evvel yaşandı.
“4.500 yıl evvel Gize’de bu türlü bir yağış yoktu,” diyen Hancock, bu müşahedenin piramitlerin yaşına dair klasik tarihi sorgulattığını savundu.
DR. ZAHİ HAWASS: “BUNLAR HAYAL ÜRÜNÜ”
Mısır’ın en tanınmış arkeologlarından biri olan Dr. Zahi Hawass ise Hancock’un açıklamalarına sert karşılık verdi. Daily Mail’e konuşan Hawass, savları “asılsız ve bilim dışı” olarak niteledi.
“Biri 12.000 yıl evvel bu piramidi yaptıysa, neden buna dair hiçbir ispat yok?” diyen Hawass, 50 yıldır Gize’de arkeolojik hafriyatlar yürüttüklerini ve tüm bulguların M.Ö. 2600’lü yıllardaki 4. Hanedan periyoduna ilişkin olduğunu vurguladı.
ZEP TEPI VE ORİON NESLİ İDDİASI
Graham Hancock’un savunduğu bir öbür teori ise “Zep Tepi” yani Mısır mitolojisindeki “İlk Zaman” kavramı. Bu devrin 12.500 yıl öncesine denk geldiğini belirten Hancock, piramitlerin Orion Takımyıldızı’na olan hizalanmasının da bu tarihi desteklediğini söyledi.
“O periyotta Orion’un nesli piramitlerle kusursuz bir halde örtüşüyordu. Büyük Sfenks ise Leo takımyıldızını direkt karşılıyordu,” diyen Hancock, bu astronomik ahengin tesadüf olamayacağını savundu.
HAWASS: “MERER’İN GÜNLÜĞÜ HER ŞEYİ AÇIKLIYOR”
Dr. Hawass, bu görüşlere karşılık, inşaat sürecine dair somut dokümanların varlığını hatırlattı. En değerli delillerden biri, 2013’te Wadi El-Jarf bölgesinde bulunan ve Khufu’nun vazifelisi Merer tarafından yazılan papirüsler.
“Merer, Nil Deltası’ndan olduğunu, Khufu tarafından görevlendirildiğini ve 40 emekçiye nezaret ettiğini açıkça yazıyor,” diyen Hawass, bu papirüslerde taş ocağından Cinse taşı çıkartıldığı ve bu taşların teknelerle piramit inşaat alanına getirildiğinin detaylı formda anlatıldığını aktardı.
“EPİPALEOLİTİK DEVRİN TEKNOLOJİSİ YETERSİZ”
Dr. Hawass, söz konusu yapıların inşa edildiği devrin Epipaleolitik Çağ’a denk geldiğini, bu devirde insanların böylesine devasa yapılar inşa edecek teknik bilgiye sahip olmadığını vurguladı.
“Mısır tarihinin hiçbir yerinde 12.000 ya da 20.000 yıl öncesine dayanan bir uygarlığa dair boşluk yahut iz bulunmuyor,” diyen Hawass, “Bu kadar ileri gitmek bilimsel temelden uzaklaşmak olur,” dedi.
MEZAR NEDEN BULUNAMADI?
Hancock ayrıyeten, Keops Piramidi’nde ya da öbür 100 piramitte bir firavun mezarına rastlanmadığını ileri sürdü. Bu durumun mezar soygunlarıyla açıklanamayacağını, çünkü Keops Piramidi’nin Arap halifesi Ma’mun tarafından birinci defa açıldığında büsbütün boş bulunduğunu söyledi.
Hancock, “İçeride ne hazine ne de mezar eşyası vardı. Bomboş bir yapıydı,” dedi.
SONUÇ: TARİHİN TEKRAR YAZILMASI MI, SANSASYON MU?
Graham Hancock’un teorileri arkeoloji topluluğunda heyecan kadar reaksiyon de oluşturuyor. Onu destekleyenler, tarih yazımının dogmalarla hudutlu kalmaması gerektiğini savunurken; uzmanlar ise bilimsel ispatların dışına çıkan tezlerin halkı yanıltabileceği ihtarında bulunuyor.
Tarihin gizemleri, bilhassa Gize Piramitleri üzere sembolik yapılar üzerinden tartışılmaya devam edecek üzere görünüyor.
