Sultan II. Abdülhamid’in mirası, Başkan Erdoğan’ın mektubuyla Filipinler’de yaşıyor

Filipinler’in Marawi City kentinde bulunan MSU Aga Khan Müzesi, Türkiye ile Filipinler ortasındaki asırlık bağları pekiştiren tarihi bir merasime konut sahipliği yaptı. Merasimde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kaleme alınan mektup, Türkiye–Filipinler Dostluk Vakfı (TUFİFSA) Kurucusu ve MÜSİAD Filipinler Lideri Dr. Mehmet Rıza Derindağ tarafından müzeye resmen sunuldu.

Bu manalı merasim, kökleri 1800’lü yılların sonuna dayanan derin bir mirasın yine canlanmasını simgeliyor. Osmanlı Sultanı ve Halifesi II. Abdülhamid’in Pasifik’teki Müslüman topluluklarla yakından ilgilendiği, bölgeye insani yardımlar ve âlimler gönderdiği biliniyor. Sultan Abdülhamid, bu ilginin bir nişanesi olarak 1893 yılında Mindanao’ya büyük uzunluk antika bir Mushaf-ı Şerif ikram etmişti. Bu Kur’an-ı Kerim, bugün hâlâ Aga Khan Müzesi’nde sergilenerek Osmanlı Hilafeti ile Moro halkı ortasındaki sarsılmaz bağın şahidi olarak varlığını sürdürmektedir.

TARİHİ BAĞLAR TEKRAR CANLANDI

Tarih, günümüzde çağdaş bir adımla yine hayat buldu. Dr. Derindağ’ın bu antika Osmanlı Mushafı’nı tekrar gün yüzüne çıkarmasının akabinde, H. R. Aleem Alapa tarafından hazırlanan Maranao lisanındaki Kur’an-ı Kerim çevirisi, Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) tarafından Türkiye’de redakte edilerek basıldı. Bu kıymetli yapıtın 1.000 nüshası, TDV tarafından Moro halkına ikram edildi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mektubunun müzeye takdim edilmesi, bu kültürel ve manevi köprünün en son halkasını oluşturdu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, mektubunda Sultan II. Abdülhamid’in izlerine atıfta bulunarak Türkiye’nin Mindanao ile olan tarihi ve manevi bağlarının altını çizdi.

BAŞKAN ERDOĞAN: EBEDÎ KARDEŞLİĞİMİZİN SEMBOLÜ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, mektubunda şu sözlere yer verdi:

“Türkiye Diyanet Vakfımızın büyük bir ihtimam ve uğraşla hazırladığı bu değerli ikram, birliğimizin, dayanışmamızın ve ebedî kardeşliğimizin sembolüdür. Türk Milleti ve Türkiye Cumhuriyeti olarak, sürekli Moro Müslüman halkının yanında olduk, Allah’ın müsaadesiyle bundan sonra da olmaya devam edeceğiz.”

İLK DİPLOMATİK BAĞLANTILAR 1560 YILINA DAYANIYOR

Törenin bir dönüm noktası olduğunu belirten Dr. Mehmet Rıza Derindağ ise iki ülke ortasındaki bağlantıların derinliğine dikkat çekti. Derindağ, “İlk diplomatik münasebetler 1560 yılında Sulu Sultanı’nın Osmanlı Hilafeti ile temas kurmasına dayanır. 1800’lerde ise Osmanlı arşivleri, Sulu ve Maguindanao’dan Mekke’ye giden hacıların Osmanlı tarafından desteklendiğini göstermektedir. Bugün bu tarihi; kültürel, siyasi ve ticari bağlarla tekrar canlandırarak ortak bir geçmişe ve ortak bir geleceğe sahip iki milleti yine buluşturuyoruz” diye konuştu.

BARIŞ VE DAYANIŞMA KÖPRÜSÜ

Gerçekleştirilen merasim, sembolik bir armağan takdiminin ötesinde manalar taşıyor. Bu buluşma, Türkiye’nin dünya genelindeki Müslüman topluluklarla barış ve dayanışma köprüleri kurma rolünü bir sefer daha teyit ederken, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın diplomasi, ticaret, kültür ve eğitim aracılığıyla Türkiye ile Osmanlı mütebakisi gönül coğrafyasını birbirine yakınlaştırma tarafındaki kararlı gayretlerinin bir göstergesi olarak öne çıkıyor.

Tarihi Mushaf, Maranao lisanındaki çevirisi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bildirisi Marawi’deki yerini alırken, bu adımın Moro halkı ve Filipinler için kalıcı barış, kalkınma ve refah dolu bir geleceğe katkı sunması hedefleniyor.