Sağlık alanına yönelik düzenlemeler! TBMM toplandı

TBMM’de Sıhhat, Aile, Çalışma ve Toplumsal İşler Kurulu, ‘Sağlıkla İlgili Kimi Kanunlarda ve 663 Sayılı Kanun Kararında Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin görüşmeleri üzerine toplandı.

Komisyon Başkanı ve AK Parti Ankara Milletvekili Vedat Alım, yapılacak düzenlemelerin içerisinde haksız kara yol açan, dışarıdan ithal edilen ilaçların tekrar haklı yollarla dışarıya satılmasını sağlayan haksız bir uygulama olduğunu kaydederek, “Onun ortadan kaldırılmasına yönelik düzenlemeler var, özel sıhhat kuruluşlarıyla ilgili düzenlemeler var, takip sistemlerinin bir bildirim yükümlülüğünü içeren düzenleme var, sıhhat bilişim sistemiyle ilgili kapsamlı düzenlemeler var. Bu düzenlemelerle bir kez sistem içerisine, kayıt altına alınması öngörülen sıhhat çalışanlarının ve sıhhat süreçlerinin çok kapsamlı düzenlemeleri var. Yeni şeyler de var, çok konuşulan. Mesela optisyenlik meslek birliğiyle ilgili, şimdiye kadar çok konuşuldu lakin onunla ilgili arkadaşlarımız kapsayıcı bir düzenleme çalışması yaptı. Tıbbi kenevirin kullanım kurallarının belirlenmesi düzenlemesiyle ilgili bir hazırlık var. Kontratlı sıhhat yöneticilerinin disiplin rejimiyle ilgili düzenlemeler var. Sıhhat sistemi, sıhhat altyapısı Türkiye’nin kapsamlı bir halde, nüfusumuzun yüzde 100’ünü neredeyse kapsayacak halde işleyen bir sıhhat sistemimiz var. Altyapıdaki bu değişmeyi yönetmek, onu yönetecek kuralları ortaya koymak, kapsamı, normatif kararları ortaya koymak bu işin sağlıklı bir halde sıhhat sisteminin yönetimini sağlamak, sağlayabilir hale getirmek açısından önemli” dedi.

“AK PARTİ, SIHHAT SİSTEMİNİ KÖKTEN DEĞİŞTİREN ISLAHATLAR BAŞLATTI”

Kanun teklifinin birinci imzacı vekili olan AK Parti Bayburt Milletvekili Orhan Ateş hem kanun teklifi hakkında hem de AK Parti’nin 23 yıllık iktidarlık sürecinde sıhhat alanında gerçekleştirdiği çalıştırmalar hakkında konuşarak, “2002 yılında göreve gelen AK Parti hükümetlerimiz Türkiye’de sıhhat sistemini kökten değiştiren ve vatandaş odaklı hale getiren bir dizi ıslahatlar başlatmıştır. Bu kapsamda, en kıymetli adımlardan birini Sıhhatte Dönüşüm Programı oluşturmuştur. Bu program sayesinde sıhhat hizmetlerine erişim kolaylaşmış, hizmet kalitesi artmış ve vatandaş memnuniyeti kıymetli ölçüde yükselmiştir. Öncelikle hastanelere tek çatı sistemi getirilerek SSK, devlet ve üniversite hastaneleri ortasında ayrım kaldırılmış, tüm vatandaşların tek bir sistemden eşit biçimde yararlanması sağlanmıştır. Böylelikle, sıhhatte eşitlik ve adaletin temelleri atılmıştır. Aile hekimliği sistemiyle vatandaşların birinci basamak sıhhat hizmetine daha kolay ve daha daima erişimi sağlanmıştır. Ayrıyeten, ilaç teminlerinde yaşanan problemler sona erdirilmiş, eczane sayıları artırılmış ve bilhassa kronik hastalık ilaçları konusunda vatandaşa kolaylık sağlanmıştır.” dedi.

Ateş, Sağlıklı Türkiye Yüzyılı Programı doğrultusunda daha âlâ ve daha kaliteli sıhhat hizmeti sunumunun sağlanması ve ülkenin sıhhat alanındaki gücünün korunması maksadıyla türlü düzenlemeler ve değişikliklerin yapıldığını kaydederek, kurula sunulan teklifle; eczaneler için toptan ilaç satışı ihlalleriyle İlaç Takip Sistemi’ne bildirim yükümlülüğünün ihlali durumunda uygulanacak yaptırım normunun tekrar düzenlenmesine; ruhsat ve müsaade sahipleri ile eczane ticarethaneleri için beşeri tıbbi eser ve özel tıbbi gayeli besinlerin tedarik zinciri içindeki tüm hareketlerini takip sistemine bildirme yükümlülüğü getirilmesine; tabipler, diş tabipleri ve tıpta uzmanlık mevzuatına nazaran uzman olanların en fazla 2 sıhhat kurum ve kuruluşunda ve lakin 5510 sayılı Kanun’un 4’üncü hususunun 1’inci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalışabilecekleri düzenlenerek sıhhat hizmetinin daha aktif ve daha verimli sunulabilmesine; sıhhat hizmet sunumunda işlevsel ve tertip bütünlüğünün korunmasına ve sıhhat hizmet sunumunun yurt genelinde daha istikrarlı planlanmasına; teşhis ve tedaviye ait tıbbi süreç ve uygulamalar nedeniyle alınması gereken muvafakatin elektronik ortamda alınabilmesine; ebe yardımcılığı ile hemşire yardımcılığı unvanlarının yapılan işin niteliği gözetilerek ilgasıyla sıhhat bakım teknisyeni unvanı altında birleştirilmesine; mamografi teknikerliğinin ilgasına; diş protez teknisyenliği ile nükleer tıp teknikerliğinin ihdasına ve sıhhat meslek liselerinin diş protez programına öğrenci kaydı yapılmasına yönelik düzenlemelerin öngörüldüğünü söyledi.

BİRİNCİ BASAMAK SIHHAT HİZMETLERİNE ERİŞİM KOLAYLAŞTIRILACAK

Ateş, kanun teklifinde ayrıyeten, Sıhhat Bakanlığı’na bağlı sıhhat kurum ve kuruluşlarında misyon yapan işçi ile Sıhhat Bakanlığı’na bağlı kurumlarda ek döner sermaye almaya hak kazanan çalışanın TÜSEB’de görevlendirilenlerin de ek ödemelerinden yararlanmasına; vefatından sonra beden tamamının yahut organ ve dokularını tedavi ve teşhis ve bilimsel emeller için bırakmak isteyen bireylerin e-Devlet Kapısı Sistemi yahut Sıhhat Bakanlığınca kurulan bilişim sistemleri üzerinden de beyanda bulunabilmelerinin sağlanmasına; gereksinim duyulması halinde acil sıhhat hizmetleri istasyonu, sağlıklı hayat merkezi yahut aile sıhhat merkezlerinin parklarda pozisyonlandırılmasına ve acil sıhhat hizmetleri ile birinci basamak sıhhat hizmetlerine erişimin kolaylaştırılmasına; özel sıhhat tesisleri ile tanıtım ve bilgilendirme sonunu aşanlar ile aldatıcı, aldatıcı, insan sıhhatini tehlikeye düşüren yahut haksız rekabet ortamı yaratan fiillerde bulunanlar hakkında idari para cezası uygulanarak bu fiillerin önlenmesine; Sıhhat Bakanlığınca belirlenen yordam ve asıllara muhalif olarak tıbbi aygıtların satış, reklam, dağıtım yahut pazarlamasını yapan bireyler ile teknik servis hizmetini sunanlar ve düzmece tıbbi aygıtlar piyasaya arz eden, piyasada bulunduran ve hizmete sunanlar hakkında idari para cezası uygulanarak vatandaşlarımızın inançlı eserlere erişiminin artırılmasına yönelik de çalışmaların yer aldığını belirtti.

Öngörülen düzenlemelerle ilgili Ateş, “Türkiye İlaç ve Tıbbi Aygıt Kurumunun vazife alanına giren eserler ve hizmetlerin kontrolü kapsamında eser ve hizmetlere ait mali evraklara erişimin sağlanmasına; sıhhat bilişimi ve teknoloji alanında kullanan eser ve hizmetlerin kriterlerinin belirlenmesinin ve kontrolün Sıhhat Bakanlığınca yapılmasına; optisyenlik kurumu kayıtlarının değişen gerekliliklere uygun adap ve asıllar doğrultusunda tutulmasına; Türk Optisyen- Gözlükçüler Birliği ve optisyen gözlükçüler odaları organlarının teşkili ve vazifeleriyle optisyenlik mesleğine ait disiplin kararlarının düzenlenmesine; Anayasa Mahkemesinin 28/ 12/ 2023 tarihli ve 2019/ 30, 2023/ 227 sayılı iptal kararı doğrultusunda Sıhhat Bakanlığı’na bağlı kuruluşlarınca düzenlenecek yahut onaylanacak ruhsatlandırma, eser üretim ve satış müsaade dokümanları ve mesul müdürlük evrakı ile permi ve sertifikasyon, Sıhhat Bakanlığınca belirlenecek tarifeye nazaran fiyat alınması konusunda yasal düzenleme yapılmasına; 663 sayılı Kanun Kararında Kararname kapsamında kontratlı olarak istihdam edilen çalışanın işlemiş olduğu disipline alışılmamış fiil ve haller nedeniyle emsali devlet memurlarıyla tıpkı disiplin rejimine tabi olmasına yönelik düzenlemeleri öngörmektedir” dedi.

“SAĞLIK BAKANLIĞI SORU ÖNERGELERİMİZE YANIT VERMİYOR”

Kanun teklifi üzerine kelam alan CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala, ülkede hasta güvenliğiyle ilgili problemlerin olduğunu, birinci basamağın sıhhat hizmetlerinde problemler olduğunu kaydederek, “Aile tabiplerinin ödeme yönetmeliğiyle ilgili 6 ay içerisinde gelmeyen bebekler üzerinden fiyatlarının kesilmesi de dahil olmak üzere, sahiden inanmakta bile zorluk yaşayacağımız kimi düzenlemeler var; bunların önlenmesine ait burada bir çerçeveyi görmüyoruz. Tekrar, küme elemanları, zannediyorum, hepinizi dolaşmışlardır. Birinci basamak şayet kamu hizmeti ise orada çalışan herkesin kamu çalışanı olması gerekir lakin bugün ‘grup elemanları’ ismiyle istihdam edilen hemşireler ve başka vazifeliler bu imkandan mahrumlar, çok düşük fiyatlarla ve iş garantisi olmadan çalışmak zorunda kalıyorlar. Bir öbür kıymetli konu, yine, Sağlık Bakanlığı ısrarla bu konularda soru önergelerimize karşılık vermiyor. Aile planlaması hizmetlerindeki durum nedir? Bu bahisle ilgilenen kurumlar ihtiyaç duyduğu halde hizmete erişilemeyen insanların sayısında bir artış olduğuna işaret ediyorlar. Yeniden, bu türlü bir düzenlemeyi göremiyoruz. Obeziteye karşı uğraşta de aslında halk sıhhati biliminin unsurlarına ve birinci basamağa uymayan, işte, sokakta yakaladığının uzunluğunu, kilosunu ölçme teşebbüslerle karşı karşıya kalıyoruz ki bunu ben şaşırarak izliyorum zira zati birinci basamakta aile tabipleri tarafından ‘Body mass’ endekslerinin hesaplanıyor olması ve risk kümesine nazaran bir müdahalenin yapılıyor olması lazım.” dedi.

“2024’TE 200 DOKTOR GİTTİ, 250 DOKTOR TÜRKİYE’YE GERİ DÖNDÜ”

Sağlık Bakan Yardımcısı Şuayıp Birinci, son 20 yılda sıhhate müracaat sayısının OECD ülkelerinin iki katına çıktığını bildirdi.

“Kendimizin 4,5 katına çıkmış bir tabloyla karşı karşıyayız. Tabiplerimiz OECD ortalamasının iki katı kadar hasta bakıyor.” diyen Birinci, dünyada ABD’den sonra dünyanın en riskli antibiyotik ülkesinin Türkiye olduğunu söyledi.

Antibiyotik oranını yüzde 50’ye yakın azalttıklarını belirten Birinci, “Antibiyotiği azalttığımızda rastgele bir negatif tıbbi sonuçla karşı karşıya kalmış değiliz.” tabirini kullandı.

MHRS’ye ait tenkitlere karşılık veren Birinci, şunları kaydetti:

“Şu anda bekleyen insanların yüzde 20-25’i illa muhakkak bir tabibe muayene olmak istediği için… Zira biz ona sistem olarak rezerv randevu bıraktığında geri dönüyoruz. Diyor ki ‘Ben şu tabiple görüşmek istiyorum.’ Lakin düne dair problemlerin yüzde 90 oranında yaşanmadığı bir süreçle karşı karşıyayız.”

Türkiye’den giden hekimlere ait de Birinci, “2024’te 200 doktor gitti, 250 doktor Türkiye’ye geri döndü.” bilgisini verdi.

Komisyon, teklifin hususlarının görüşmeleri için 3 Temmuz Perşembe günü tekrar toplanacak.