Cemil Meriç, vefat yıl dönümünde anıldı

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, AK Parti Genel Merkezinde düzenlenen Cemil Meriç’i Anma Programına katılarak, “Medeniyet mirasımızdan gereğince nasiplenememiş aydınların içinde bulunduğu durumun vahametini ülkemizde en açık formda söz eden isimlerin başında Cemil Meriç gelmektedir.” dedi.

AK Parti Kültür ve Sanat Siyasetleri Başkanlığınca düzenlenen programda konuşma yapan Bakan Ersoy, Meriç’in Türk niyet dünyasında eşsiz bir yere sahip olduğunu belirterek, “Öncelikle Türk niyet dünyasının abidevi şahsiyetlerinden biri olan Cemil Meriç’i hürmetle ve hürmetle yad ediyor, Allah’tan kendisine rahmet diliyorum.” sözlerini kullandı.

Cemil Meriç’in farklı taraflarıyla ele alınacağı bu çeşit aktifliklerin değerli olduğunu vurgulayan Ersoy, “Bugün gerçekleşen toplantıda Cemil Meriç’in birçok farklı özelliği vurgulanacak, fikir ve kanıları üzerinde titizlikle durulurken konuşmacılar, birbirinden değerli şahitliklerini de paylaşacaklardır.” dedi.

Cemil Meriç’in yapıtlarından beslenen her okuyucunun, onun farklı bir tarafından ilham aldığını kaydeden Bakan Ersoy, “Kimileri Cemil Meriç’in dünyasını keşfettiğinde onda zorluklar karşısında hiçbir vakit pes etmeyen, ne derece güçlü bir iradeye sahip olduğunu görmüşlerdir. Diğerleri, Cemil Meriç’in fikir dünyasıyla tanıştığında, düşünsel ve kültürel iktidarla hesaplaşmaktan çekinmeyen özgüveni keşfetmişlerdir.” değerlendirmesinde bulundu.

Batı merkezli kanıya karşı Doğu’nun derinliğini, özgünlüğünü ve kültürel mirasını Meriç’in yapıtlarından öğrenenlerin sayısının azımsanamayacak kadar çok olduğuna dikkat çeken Ersoy, “Birçok araştırmacı, Batı merkezci bir siyaset ve tarih okumasına karşı, Doğu’nun bilgeliği ve derinliğinden Cemil Meriç külliyatı sayesinde haberdar olmuştur.” tabirlerini kullandı.

Cemil Meriç’in lisana verdiği ehemmiyeti hatırlatan Ersoy konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Medeniyet mirasımızdan gereğince nasiplenememiş aydınların içinde bulunduğu durumun vahametini ülkemizde en açık formda tabir eden isimlerin başında yeniden Cemil Meriç gelmektedir. Yakın tarihimizin en değerli mütefekkirlerinden Cemil Meriç; ‘Kamus bir milletin namusudur. Kamusa uzanan el namusa uzanmıştır.’ diyerek bir milletin millet olma vasfını sağlayan en kıymetli ögenin lisan olduğunu da hatırlatmıştır. İşte bu zenginlik herkesin farklı bir halde Cemil Meriç’ten nasiplenmesine imkân sağlamıştır. Bugünkü toplantıda da kesinlikle bu zenginlik söz edilecektir.”

Bakan Ersoy yazar Beşir Ayvazoğlu’nun yıllar evvel kaleme aldığı bir yazıya atıfta bulunarak şöyle konuştu:

“Beşir Ayvazoğlu, yıllar evvelki bir yazısında Cemil Meriç’in Bu Ülkesi’ni konutumuza benzetmişti. Bugün bu benzetmenin ne kadar manalı olduğunu daha düzgün anlıyoruz. Evet, Bu Ülke, dışarıya adım atarken her daim bir meskenimiz olduğunu aklımızda tutarak hareket etmemiz gerektiğini bize hatırlatmıştır. Cemil Meriç bize konutumuzu yani kendimizi, kim olduğumuzu, nereden geldiğimizi hatırlatmıştır.”

Bakan Ersoy, programa katkı sunanlara teşekkür ederek kelamlarını tamamladı.

“HADDİMİZİ BİLİYOR OLMAYI CEMİL MERİÇ’TEN ÖĞRENDİK”

AK Parti Genel Lider Vekili Efkan Ala ise programda yaptığı konuşmada, Meriç’in niyet dünyasının sadece okunarak değil, derinlemesine tahlil edilerek anlaşılabileceğini vurguladı.

“Birisi üstadı size anlatsın da siz de anlayın anlayışı içerisinde yaklaşırsanız baştan kaybedersiniz.” diyen Ala, Cemil Meriç’in her sözünün üzerinde düşünülmesi gerektiğini, bu sözlerin birkaç kitapla mana kazanabileceğini söz etti.

Ala, Meriç’in yalnızca fikirleriyle değil, duruşuyla da kendisine yol gösterdiğini belirterek şöyle konuştu:

“Haddimizi biliyor olmayı da ondan öğrendik. Ama haddimizi bilirken adam üzere duruyor olmayı da ondan öğrendik. Onun için yapacağınız ne varsa karşıda kim var diye bakmadan söyleyeceğimiz kelamı söyleyeceğiz, elimizden geleni ortaya koyacağız ve biz özgüven içerisinde hareket edeceğiz. Yeniden üstadın tabiriyle mazimizin ihtişamı gözlerimizi kamaştırmasın. Lakin önümüzü aydınlatsın. Ondan bi haber olarak bu türlü ne gelirse ona evet diyerek bir yere varmamız mümkün değil. O bakımdan değerli kardeşlerim bugün buraya gelenler ve buradaki yapılacak konuşmaları okuyanlar, takip edenler büyük bir kazanımın içerisinde buradan ayrılacaklar. Çok şey kazanacaksınız. Bunu biliyorum. ”

Konuşmasının sonunda gençlere ve ailelere seslenen Ala, Cemil Meriç’i anlamak için “zaman buldukça değil, vakit ayırarak” okumaları gerektiğini söyledi ve “Hayatımızın en değerli anı, Cemil Meriç’e ayırdığımız vakittir.” sözünü kullandı.

“CEMİL MERİÇ BİR OKULDUR, YATAĞINA SIĞMAYAN BİR IRMAKTIR”

AK Parti Kültür ve Sanat Politikaları Başkanı Hüseyin Yayman ise Cemil Meriç’i bir “fikir çalışanı ve savaşçısı” olarak tanımladı. Meriç’le lise yıllarında tanıştığını söyleyen Yayman, onun kelamlarının yanı sıra fikir yapısının da çok değerli olduğunu belirtti.

Cemil Meriç’in en çok muhtaçlık duyduğu şeyin diyalog olduğunu belirten Yayman, “Peşin hükümlü olmayı, Türk niyet dünyasındaki en değerli sorunlardan biri olarak görüyordu. Cemil Meriç bir okuldur, yatağına sığmayan bir ırmaktır.” dedi.

Konuşmasında Meriç’i büyük bir düşünür, vicdan ve kalem insanı olarak tanımlayan Yayman, “Cemil Meriç bu ülkenin aklına, vicdanına, kalbine ses olan büyük bir mütefekkirdir.” tabirlerini kullandı. Meriç’in kendi tabiriyle “bazıları taçla doğar, kimileri kılıçla doğar; ben kalemle doğmuşum” kelamını hatırlatan Yayman, onun fikri çabasına hürmetle yaklaştıklarını söyledi.

Yayman, bu programın bir anmadan öte bir fikrin yine hatırlanması ve kültürün ayağa kaldırılması için bir davet niteliği taşıdığını vurguladı.