2.246 yıllık gizem çözüldü: Ölümsüzlük için yola çıkmışlar!
Qinghai-Tibet Platosu’nda, 4.300 metre rakımda ortaya çıkarılan taş yazıt, M.Ö. 221 yılında Çin’in birinci imparatoru Qin Shi Huang tarafından emredilen batı istikametli bir ölümsüzlük seferini anlatıyor.
Beş “Büyük Usta Yi”nin Kunlun Dağları’na gerçek gönderildiği bu sefer, bugüne kadar hiçbir tarihi kaynakta yer almamıştı.
Keşfi gerçekleştiren arkeologlara nazaran bu yazıt, Qin Hanedanı’ndan kalma ve hâlâ özgün yerinde duran tek taş oyma eser olma özelliğini taşıyor.
QIN SHI HUANG HANEDANI ÖLÜMSÜZLÜK ARAYIŞI İÇİN BATI’YA SEFER DÜZENLEMİŞ
Tarihi evraklar, Qin Shi Huang’ın ölümsüzlüğe olan saplantısıyla bilindiğini ve bu uğurda simyacılar ile kaşifleri doğuya, bilhassa Japonya’ya gönderdiğini ortaya koymuştu.
Ancak yeni keşfedilen bu yazıt, imparatorun birebir vakitte batıya da misal bir keşif heyeti yolladığını gösteriyor.
Bu yeni bilgi Çin tarihindeki boşluklardan birine ışık tutarken, Qin Shi Huang’ın ölümsüzlük arayışının bilinenin ötesine geçtiğini kanıtlıyor.
BİLİM DÜNYASI İKİYE BÖLÜNDÜ
- Keşif, 8 Haziran’da Çin Toplumsal Bilimler Akademisi’nden Tong Tao tarafından Guangming Daily gazetesinde duyurulduktan sonra akademik etraflarda büyük tartışma başlattı.
- Pekin Üniversitesi’nden Xin Deyong, yazıtın geçersiz olduğunu öne sürdü. Deyong, Zhaling Gölü’nün şiddetli coğrafyası ve yüksek rakımı nedeniyle bu türlü bir seferin o devirde lojistik olarak mümkün olamayacağını savundu.
Ancak farklı görüşler de var. ABD’deki Argonne Ulusal Laboratuvarı’ndan fizikçi ve sınır sanatı uzmanı Li Yuelin, yazıtın üzerindeki düz uçlu keski tekniğinin yalnızca Qin devrinde kullanıldığını ve M.S. 150 yılına gelindiğinde büsbütün terk edildiğini belirtti.
Yazıların okunabilirliğini artırmak için kırmızı cıva (cinnabar) yahut kireçle doldurulduğuna dikkat çeken Yuelin, bunun da Kunlun taşıyla uyumlu klâsik bir teknik olduğunu söyledi.
Li Yuelin, South China Morning Post’a yaptığı açıklamada şu tabirleri kullandı:
“Antik yapıtların gerçekliğini kesin kanıtlamak imkânsızdır; fakat kullanılan teknikler, yazı biçimi ve tarihi bağlam, yapıtın devirle uyumlu olduğunu gösteriyor.”
HAVA ŞARTLARI TAHLİLİ DE 2.000 YIL İŞARET EDİYOR
Bir öteki araştırmacı da taşın üzerindeki doğal aşınmayı tahlil ederek yazıtın 2.000 yılı aşkın müddettir tabiat şartlarına maruz kaldığını ve bu yaşa sahip olduğunu belirtti.
Analiz, yazıtın yepyeniliği konusunda bilimsel bir temel oluşturuyor.
TARİHİN SESSİZ ŞAHİTLERİ YİNE KONUŞUYOR
Çin tarihinin en gizemli figürlerinden biri olan Qin Shi Huang’a dair bu yeni bilgi, ölümsüzlük arayışının sırf mit ya da efsane olmadığını, somut kanıtlarla desteklenebileceğini gösteriyor.
Bu yazıt, geçmişin tozlu sayfalarında kaybolmuş bir arayışın günümüzde yankılanan bir sesi haline gelmiş durumda.
